Sıradan aktivitelerden sıkıldınız mı? Size daha fazla heyecan verecek deneyimler mi arıyorsunuz? O zaman sizi Çıralıda, sarp kayaların masmavi deniz ile buluştuğu doğa harikası bir destinasyonda kaya tırmanışı yapmaya davet ediyoruz.

Tarihi Likya Yolu üzerinde olan Çıralı; muhteşem doğası , büyüleyici sahili ve en önemlisi birbirinden güzel tırmanış sektörleri ile seyahat edenlerin uğrak yeridir. Muhteşem kireç taşı ve farklı tarzlardaki kaya yapısı Olympos ve Çıralıyı tırmanıcılar için daha da çekici kılmaktadır. Sektörlerinde kolay ve zor rotaları beraber barındıran, pozitif eğimli rotalardan dev negatiflere ,teknik gerektiren yüzey rotalarından kolonetlere uzanan bir tırmanış serüvenidir Olympos.

Çıralı’ya 10′ a yakın farklı tırmanış sektöründe 250 den fazla rotası bulunmaktadır. Yaz aylarında gölge sektörlerde kışın ise hemen hemen bütün bölgede tırmanma imkanı vardır. Aralarında bölgeyi en çekici kılan sektörü Cennet sektörüdür. Olağanüstü rotaları, teknik tırmanış stili ve deniz manzarasıyla ayrıcalıklı bir sektördür. Eğer Olympos’ a tırmanış için geliyorsanız bu sektörü mutlaka ziyaret etmenizi öneririz. Çıralı ve Olympos’ da farklı sektörlerde yapabileceğiniz tırlamışlar.

Denizde ancak öğle saatlerinde hafif dalga vardı, onun dışında tamamen dalgasızdı. Kendine yetecek kadar yüzme biliyorsan, sanki havuzdaymışsın gibi açıklara git gel. Çocuklar açısından bakılacak olursa plajın üst kısımları kumlu, denize doğru küçük taşlı, denizin içi taşlı. Bizim girdiğimiz, sahilin Yanartaş’a doğru olduğu bölgelerde denizin içindeki taşlar iriliydi ve deniz ayakkabısı kullanmadığımız halde ayaklarımızı rahatsız etmedi. Çocuklara hem kumdan kale yapma, hem de denize taş atıp eğlenme imkanı var. Deniz aniden derinleşmediği ve deniz suyu ılıcık olduğu için çocukların kıyıda, boylarını geçmeyen yerlerde yüzmeleri de onlar için çok eğlenceli…

Çıralı sahili aynı zamanda Caretta Caretta kaplumbağalarının yumurtladığı bir yer. Yaz aylarında kafesle koruma altına alınmış birçok yuva görmek mümkün. Kaplumbağaların yolunu bulabilmeleri için plajda gece ışıklandırma yasak ve denizin hemen kıyısına şezlong konulmuyor.

Berrak, masmavi ve buz gibi suyu, dağın siperlediğ plajı ile Olimpos Plajı cırcır böceklerinin sesiyle resmen insan ruhu arındırsın diye yaratılmış. Sahilin bir diğer müdavimleri de caretta carettalar. Nesli tükenmekte olan bu minnoşları korumak için hassasiyet göstermeniz gereken birkaç konu var:

– Carettaların var olmasına izin verin. Caretta yumurtaları 2 ay kumun altında gömülü kalıyor ve gelişimlerini tamamlayınca bir gece pıtı pıtı çıkıveriyorlar. Taşın altına gömülü yumurtalara zarar vermemek için sahilde şezlong ve şemsiye bulunmuyor. Sizin de onların yaşam alanına aynı saygıyı göstermeniz çok önemli. Çocuğunuzun kumu eşelemesine izin vermeyin, köpeğiniz varsa lütfen mukayyet olun, yere şemsiye, kürek türevi şeyler lütfen saplamayın.

– Gece sahilde vakit geçirecekseniz; çok sesli konuşmamalı veya yüksek seste müzik dinlememeli, onların korkmasına sebebiyet verecek ışık yaymamalısınız. Ayrıca bunlar bebek carettaların yön duygularını bozabiliyor ve denize kavuşamamalarına sebep olabiliyor.

–Arabayla sahile girmek yasak, hatta bu yüzden otoparklar genelde sahilin giriş kısımlarında oluyor. Yine de belki göremezseniz diye buraya da yazıyoruz; arabayla sahile girmemelisiniz.

– Tesis yok. Beach Club tarzı işletmeler veya üstünüzü değiştirebileceğiniz yerler de yok. Tamamen doğal olan bir yapıya sahip. Suyu kum değil taş, bu yüzden suyun berraklığı hep aynı muazzamlıkta kalıyor. Biz giderken yanımızda şemsiye, katlanır sandalye, katlanır mini masa ve deniz ayakkabısı aldık.

– Olimpos Plajına Giriş Ücreti: Denize sıfır konaklama yeri olmadığından plaja kaldığınız yere göre 5 – 10 dakika yürümeniz gerekiyor. Plaja giderken antik kentin içinden geçmeniz gerektiğinden bilet alarak girebiliyorsunuz. Bizim tavsiyemiz 20 liraya tek girişlik bilet almak yerine 7,5 TL’ye 10 girişlik kart almanız. Aracınız varsa müzeye girerken hemen sağ tarafta otopark da bulunuyor, 5 lira vererek 24 saat boyunca yararlanabiliyorsunuz.

Çıralı girişindeki köprüyü geçtikten sonra sol tarafa doğru pansiyonların ve portakal bahçelerinin olduğu alanı geçtikten sonraki yol, 3,5 km. sonra tatilcileri Yanartaş’a götürür. Ören yeri girişi çam ormanlarının gölgesinde güzel manzaralar sunmaktadır.

Buradan Yanartaş’a hafif eğimli patika yolları takip ederek yaklaşık yarım saat sonra (1200 adım) ulaşılmaktadır. Yanartaş’a tırmanırken arada bir mola verip, yukarıdan sahilin ve doğanın güzel manzarasını seyredebilirsiniz. Yanartaş’ta ise sizin muhteşem doğal güzellikler ve yanan taşlar beklemektedir.

Yanartaş (Kimera) Efsanesi
Antik Likya antik kenti olan Kimera (Chimaera)’nın yeraltından çıkan ateşinin kutsal sayılması Homeros metinlerine dayandırılmaktadır. Efsaneye göre, Kimera isimli aslan, keçi ve yılan karışımı olan üç başlı canavarın soludukça ağzından ateşler çıkmaktadır. Dönemin Likya Kralı genç Bellophontes’i canavarı öldürmesi için gönderir ve genç kanatlı atı Pegasos ile birlikte bunda başarılı olur.

Kimera saldırıya geçmek için havalandığında Bellophontes mızrağını canavara saplar ve onu yerin yedi kat altına gömer. Kimera günümüze kadar da buradan ateş çıkarmaya devam eder.